Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, Ukrayna ve Moldova ile üyelik müzakerelerine başlanması için yeşil ışık yaktı.
Komisyon, 27 üye ülkeye Ukrayna ve Moldova’nın, AB’ye tam üyelik müzakerelerine yakında başlamasına izin vermelerini tavsiye etti.
AB Komisyonu’ndan yapılan açıklamada, Ukrayna, Moldova, Bosna-Hersek ve Gürcistan’ın AB’ye üyeliği ile ilgili tarihi bir adım atıldığı bildirildi.
Komisyonun açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Gerekli uyum sağlandıktan sonra Ukrayna ve Moldova ile müzakerelerin başlatılmasını, Gürcistan’a aday statüsü verilmesini ve Bosna-Hersek ile katılım müzakerelerinin başlatılmasını öneren 2023 Genişleme Paketimizi kabul ettik. Birliğimizi tamamlamak doğal bir hedeftir.”
Tavsiye kararının, Aralık ayındaki AB liderler zirvesinde ele alınması bekleniyor.
Liderlerin onay vermesi durumunda AB, ilk kez savaş halindeki bir ülkeyle üyelik müzakerelerine başlamış olacak.
AB yönetiminin bu dikkat çekici adımının amacı, Rusya’ya açıkça, “Ukrayna Avrupa ailesinin bir parçası ve yalnız bırakılmayacak” mesajını vermek.
Hollandalı kamu yayıncısı NOS’a konuşan üst düzey bir AB yetkilisine göre, komisyonun Ukrayna’nın üyeliği konusundaki tavsiye kararı siyasi bir sinyal.
Savaşa rağmen üyelik ne kadar mümkün?
Başta Almanya olmak üzere birçok AB üyesi ülke, Kiev yönetimine tam üyelik konusunda destek veriyor.
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, geçen hafta yaptığı açıklamada, Aralık ayındaki AB liderler zirvesinde Ukrayna ile müzakerelere yeşil ışık yakacağına inandığını söyledi.
Geçen hafta sonu Kiev’i ziyaret eden AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de Ukrayna’nın reformları şaşırtıcı derecede hızla hayata geçirdiğini ifade etti.
Von der Leyen’e göre Ukrayna, Brüksel tarafından istenen koşulların yüzde 90’ınını karşılıyor.
Yalnızca yolsuzlukla mücadele ve azınlık hakları konusunda iyileştirmeye ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan AB Komisyonu Başkanı’na göre, Ukrayna bunu da hızlı bir şekilde hayata geçirebilir.
Aralık ayındaki AB zirvesinde, 27 üye ülkenin liderleri, komisyonun önerisini kabul ederse Ukrayna ile üyelik müzakerelerine 2024 yılından itibaren başlanabilecek.
AB’nin genişlemesine ilişkin karar 27 üye ülke tarafından oy birliği ile alınıyor.
Ancak Ukrayna konusunda bu oybirliğinin sağlanabilmesi, şimdilik pek mümkün görünmüyor. Çünkü, Ukrayna’nın komşusu Macaristan veto tehdidinde bulunuyor.
Macaristan hükümeti, Kiev yönetiminin Ukrayna’daki Macar azınlığın haklarını ihlal ettiğini söylüyor.
Macaristan’ın Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra topraklarını komşu ülkelere devretmek zorunda kalmasının ardından, nüfusunun bir kısmı Ukrayna’da yaşamaya başladı.
Macaristan Başbakanı Viktor Orbán’ın siyasi danışmanı Balázs Orbán, Hollandalı kamu yayıncısı NOS’a yaptığı açıklamada, azınlık hakları konusunda sorunlar ortadan kalkmadıkça, Ukrayna’nın üyeliğini veto edeceklerini açık bir dille ifade etti.
Hollanda medyasına bilgi veren AB diplomatlarına göre, azınlık haklarının yanı sıra, Macaristan yönetiminin Rusya ile olan yakın ilişkisi nedeniyle, Ukrayna’nın üyeliği konusunda, her koşulda engel çıkarması bekleniyor.
Slovakya’nın pozisyonu
Ukrayna’nın AB üyeliği konusunda Brüksel’i endişelendiren bir diğer isim de Slovakya Başbakanı Robert Fico.
Geçen ay iş başına gelen ve Rusya yanlısı bir görünüm çizen Fico, seçim sonrası Slovakya Parlamentosu’na hitaben yaptığı konuşmada Brüksel ile görüş ayrılığı sinyalini vermişti.
“Slovakya üzerindeki etkilerini analiz etmeden Rusya’ya yönelik yaptırımlara onay vermeyeceğini” söyleyen Fico, konuşmasında “Derhal ve tam bir ateşkes, Ukrayna için elimizdeki en iyi çözümdür” dedi.
Fico, seçim kampanyası sırasında söz verdiği gibi Slovakya’nın artık Ukrayna’ya silah sağlamayacağını da vurguladı.
Brüksel’deki AB kaynakları, bu nedenle Slovakya’nın, Ukrayna ile müzakerelerin başlamasına kolayca evet demeyeceğini düşünüyor.
AB diplomatlarına göre, henüz idari ve ekonomik olarak üyeliğe hazır olmayan, savaş halindeki Ukrayna ile müzakereler yaklaşık 10 yıl sürebilir.